Emin Gürdamur, kendi ifadesiyle "asırlar öncesinden kalma bir taşı kaldırıp altındaki akreple yüzleşir gibi" kalbinde binbir korku, acı ve ıstırap taşıyan insanları ve onların hikâyelerini anlatıyor. Nerede başlayıp nerede bittiği bilinmeyen bir çemberin içinde insan, aynaların kendi aralarında anlaşarak bir sırrı nasıl saklayabildiğini soruyor. Kimi zaman bir trende sıkışıp kalan âşıklar kimi zaman da kendi imgeleri tarafından imgeleştirilen bir yazar boy gösteriyor bu aynalarda. Gözler bize ba ...