İslâm’ın geldiği zamanda Doğu’da Hindistan’da ve Batı’da İskenderiye’de bilimsel faaliyetler sürerken Arap coğrafyasında bilimsel bir etkinlikten söz etmek mümkün değildi. İskenderiye gibi bilim merkezlerinin Müslümanların hâkimiyetine geçmesi ve Batı’dan kaçan bilim adamları ve eserleri ile Müslümanların tanışması gibi etkenlerle İslâm medeniyeti, zaten özünde var olan bilim emrine duyarsız kalmadı. Özellikle ilk Abbasi halifeleri bilime çok önem veriyordu. Harun Reşid, Bağda’ta Beytü’l-Hikmet’ ...