Hayat morfolojisi en yalın ve primitif halde bulunsa bile, insanın kendi mihveri etrafında oluşturduğu bir kültür küresi mevcut olmuştur. İbn Haldûn’un o ünlü tespitine uyarak, coğrafya ve iklimin onun dünyevi varoluşsal yazgısının kabaca sınırlarını teşkil ettiğini benimsesek dahi, buna rağmen insanın kendi varoluşsal enerjisi ve varlık potansiyelinin sınırsız bir yelpazede atılımı (l’élan vitale) ve açımlanması sebebiyle, bu insani var olma motivasyonu, zihnî, akli irade hakikati ve özü hep bu ...