Tüm dünyada kabul edilen gerçek, insan haklarının aynı zamanda sivil haklar söylemi, kapitalizme karşı bireyin korunmasını ve yine kapitalizm içinde bireysel farklılıkların gelişimini esas alır. Haklar, bir önceki yüzyılın aksine devletler için değil, bireyler ve hatta doğrudan insanlar içindir.
Günümüzdeki yeni siyasi gelişmeler, insan haklarını araçsallaştırarak bağnaz milliyetçi akımlar dahilinde yeni devletçikler oluşturma çabasına girmişlerdir. Bu anlamda insan hak ...