“Yüzleşme ahlakı, ahlakın bir başka şeye indirgenmeksizin açığa çıkabildiği en temel tecrübe biçimidir. Yüzleşme ahlakı derken Levinas’ın yaptığı gibi ‘yüz’ kelimesini merkeze aldığımızda, ‘Bu yüz, kimin hangi yüzüdür?’ sorusuyla karşılaşmaktayız. Öte yandan Gazâlî, bir filozof, kelamcı ve sufi olarak ‘yüz’ ile en temelde Tanrı’nın yüz (vech, nur)’ünü anlıyorsa, esmaü’l- hüsna (Allah’ın isimleri yani yüzleri) bağlamında, hala benzer bir soru karşımıza çıkabilir: Allah’ın hangi yüzü (vech)? Buna ...