Sonsuz çelişkileriyle bize fazlasıyla yakın olsa da XIX. yüzyıl bütün ihtişamıyla karşımızda durmaktadır; hatta Eco’nun deyişiyle “bizde mahcubiyet yaratan otoriter babamız gibidir.” İlerleme fikrini ve tarihin önü alınamaz seyri kavramını bize sunan XIX. yüzyıl, tinin olduğu kadar maddenin, felsefenin ve bilimin erdemlerini yüceltir. Bir yandan kahramanlık anlatıları yaratırken, diğer yandan melankolik fikirlerle kendi sonunu hazırlar. Sayısız ütopyanın ev sahipliğinin getirdiği kibirle Tanrı’n ...