Hikâyelerle büyürüz değil mi?
Yaşama kulak verdiğimizde işittiğimiz ilk tını:
‘...bir varmış, bir yokmuş…’
İnsan bu! Zümrüd ü Anka misâli…
Bir taraftan kendi hikâyemizi yaşayarak büyürüz, bir taraftan da anılar biriktirerek yolcuğumuza devam ederiz…
Hikâyeler aynı zamanda bir milletin etik ve estetik kodlarını da taşır ve şahsiyetimizi çelikler.
Örneğin Batı medeniyeti seslenir, ‘insan insanın kurdudur ve insan ölüme doğru giden varlıktır.’
...