İki dal gibi uzanır sonsuza Tanrı’nın rahmeti, bu güzelliği
Büyük bu zamanda ezeli hutbe okuyan dili
Gökle yerin birleştiği, ellerinin melekliği
Mahkûm çiçekleri bir atın gözlerindeki
Gerçeğin soluğu, cehennemin ateşi
Dönüş burada, içinde kal uzunca sen gözlerinin
Dinle, ben sudaki gümüş yansımaların
Sonrasında hatırlanan akşamın
İç içe geçmiş göğsümdeki tereddütlerim
Böyle uzakta dönüşür zaman, ateşle sürekli