Belâgat ilmi, ilk dönemlerde revaç bulan, toplumun edebî ve sanatsal ihtiyacını karşılayan bir ilim iken hicri yedinci yüzyılın sonlarından itibaren işlevini büyük oranda kaybeden ve nihayet çağdaş döneme gelindiğinde gözden düşüp önemini yitirmeye başlayan bir ilim haline gelmiştir. Yenilikçi görüşleriyle bilinen Emin el-Hûlî (1895-1966), klasik belagatin yaşayan canlı dilden ve sosyal hayattan kopan, kendi içinde aynı tartışmalar etrafında dönen ve yüzyıllarca aynı örnekleri tekrarlayıp duran ...