Büyükbabam, bazen eline ağaç makası alıp ağacın dallarını buduyordu. Zavallı ağaca acıyordum. Büyükbabama, "Ağacın canı yanıyor dede!" desem de, dediklerime pek aldırış etmiyor; "Bazen acılar faydalıdır." diye cevap veriyordu. "Eğer şimdi bu acıya katlanmazsa, güçlü kuvvetli bir ağaç olamaz. Hem bu şekilde meyveleri de lezzetli olur. Üstelik ben sadece fazla dallarını kesiyorum ki, asıl dalları daha çabuk büyüsün, güçlü olsun." diyordu...